1. Bilinç (consciousness)
Bilinç davranışın ve deneyimin farkında olmaktır. Yani dış dünyada bir şeyleri algılamak, onlara tepki vermek ve bu süreçlerin farkında bulunmak.
Örneğin acı duyduğunda “acı çektiğini bilmek” ya da yürürken “yürüdüğünü bilmek” bu düzeyde bilince girer.
Bu tanım, genellikle birinci-derece farkındalık diye anılır: doğrudan yaşantının ve etkinliğin farkında olmak.
2. Öz-bilinç (self-consciousness / self-awareness)
Burada bir üst basamak devreye giriyor: farkında olduğunun farkında olmak. Yani yalnızca acı çektiğini bilmek değil, aynı zamanda “ben acı çektiğimi biliyorum” diyebilmek. Bu, kendini zihinsel olarak modelleyebilme yeteneğidir.
Bu yüzden öz-bilinç, ikinci-derece farkındalık olarak görülür. “Ben” kavramını içeren, kendine göndermeli (refleksif) bir farkındalıktır. Bu, hayvanlarda tartışmalı olan ayna testleriyle de ölçülmeye çalışılmıştır.
3. Hayvanlarda Bilinç
Çoğu bilim insanı ve filozof, hayvanların bilince sahip olduğunu kabul ediyor. Çünkü acı, haz, korku, sevinç gibi deneyimlerinin farkındalar ve buna göre davranışlarını yönlendiriyorlar.
Örneğin bir kedi acı çektiğinde bunu hisseder ve tepki verir; bu bilinçtir.
4. Hayvanlarda Öz-Bilinç
Öz-bilinç, yani “farkında olduğunun farkında olmak” ve kendini bir model olarak görebilmek, çok daha az sayıda türde gözlemleniyor.
Ayna testi (Gallup, 1970): Şempanzeler, orangutanlar, yunuslar, filler ve bazı kargagiller gibi hayvanlar kendilerini aynada tanıyabiliyor bu öz-bilincin bir işareti sayılıyor.
Ancak pek çok hayvan (örneğin kediler, köpekler) bu testi geçemiyor. Bu yüzden onlarda öz-bilinç olup olmadığı tartışmalı.
5. Sonuç
Şöyle diyebiliriz:
Evet, hayvanlarda bilinç vardır. (Davranışlarının ve deneyimlerinin farkındadırlar.)
Ama öz-bilinç her hayvanda yoktur. Bazı gelişmiş türlerde kısmen vardır, ama çoğunluğunda bulunmaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder